alone in the dark 4: the new nightmare

Bu yılın en çok beklenen oyunlarından biri olan Alone In The Dark 4 ile karşınızdayız. Bakalım Alone In The Dark beklentilerinizi ne kadar tatmin edecek. Bunu da yazıyı okuyarak anlayacaksınız.

Bu oyunu alıp oynayan arkadaşlar bana şöyle birşey söylediler: “Ya oyunu aldık ama hayal kırıklığına uğradık, beklentilerimizi bulamadık” Oyundan yakınmalarının sebebi ise bu oyunu başka oyunlara benzetmeleri (kendi görüşüm). Bazı arkadaşlar bu oyun Resident Evil 2’ye çok benziyor diyorlar. Hayır, hayır, hayır. Alone 4, RE2’ye benzemiyor. Alone serisi korku oyunlarının babasıdır. Yani diğer korku oyunları (RE2, Silent Hill) Alone In The Dark’a benziyor. Bu gerçeği söyledikten sonra oyuna geçebiliriz (ohh rahatladım).

Bence bir oyunu güzel yapan konusudur(grafik ve sesleri de unutmayalım tabi ki). Bu oyun da oyuncuları tatmin edici bir konuya sahip. Oyunumuzda iki tane karakter bulunuyor. Biri Edward Carnby diğeri ise Aline Cedrac. Edward Carnby 33 yaşında bir dedektif ve Aline Cedrac ise 27 yaşında Boston Üniversitesi’nde çalışan bir antropoloji uzmanı. Bu iki arkadaşımızın yolları ise Gölge Adası’nda (Shadow Island) kesişiyor.

De.Obed Morton adında bir doktor Shadow Island’da bir takım gizli deneyler yapmaktadır (bu deneyler sonucunda yaratıklar ve bilinmeyen şeyler çıkmıştır). Bu deneyleri araştırmak için Edward (Edward’ın arkadaşı Shadow Island’da öldüğü için dostumuz bu adaya gidiyor) ve Aline Shadow Island’a gidiyorlar ama adaya giderken uçaklarına bilinmeyen birşey saldırıyor(canavar gibi birşey) ve uçak düşüyor. Dostlarımız paraşütle uçaktan atlıyor ve canlarını kurtarıyorlar. İkisi de adanın farklı yerlerine düşüyor. Bu olaydan sonra oyuna başlıyoruz.

Oyuna başlarken oynayacağınız karakteri seçiyorsunuz (Ben Edward’ı seçtim) ve gölge adasındaki maceranıza başlıyorsunuz. Edward, 2 mermi birden atan 12’lik bir tabanca kullanıyor. Aline ise oyuna silahsız başlıyor (silahını sonra alıyor). Oyundaki amacımız ise Shadow Island’da dönen sır dolu olayları çözmek (Oyun sırasında gördüğünüz bütün kitapları ve notları alın çözüme daha kolay ulaşacaksınız). Sır dolu olayları çözerken çok zor bulmacalarla karşılaşıyorsunuz, hazırlıklı olun.

Alone In The Dark, iki farklı konuyu başkalarının görüş açılarından vermeyi çok güzel başarmış. Bunun en güzel örneği de oyun sırasında 2 kişinin birbiriyle radyo ile konuşması ve birbirlerine yardım etmesi.

Oyunun tamamı karanlık ortamlarda geçiyor (gözleriniz kararacak). Korku ve adrenalin doruklara çıkıyor bu oyunda (oyunu oynarken yanımda bir ton adam olmasına rağmen bayağı korktum). Oyunda karşınıza ruhlar, yaratıklar, yanmış köpekler gibi bir sürü korkutucu varlık çıkıyor.
Biraz da teknik konulara bakalım:

Alone In The Dark çok uzun bir oyun. Oyunumuz 3 CD (İlk CD’yi sadece kurulumda kullanıyorsunuz yani oyunun bölümleri 2 CD’den oluşuyor).

Alone In The Dark’ı neden çok beklendiğini size açıklamak istiyorum. Alone In The Dark serisinin ilk oyunu Dünya’da patlama yapmıştı(1992). Bu patlamaya sebep olan da oyunun motoruydu. Çünkü o zamanda bütün oyunlar 2 boyutluydu. 2 boyutlu oyunların hüküm sürdüğü zamanlarda Alone In The Dark yapımcıları 3 boyutlu bir oyun yaptılar ve Dünya’daki bütün oyun firmalarına büyük bir ders verdiler. Serinin ilk oyunundan sonra diğer oyun firmaları da 3 boyutlu oyunlar yapmaya başladılar (gerçi ilk 3 boyutlu oyunlar 2.5 boyut da sayılabilir:)).

Kısaca Alone In The Dark sayesinde bugünkü 3 boyutlu oyunlara sahibiz (size fazla abartıyorum gibi gelebilir ama gerçekler böyle). Daha sonra Alone In The Dark serisi 3 oyunla 1995 yılına kadar devam etti ve en son olarak da 2001 yılında serinin son oyunu piyasaya sürüldü.

Oyunun tarihçesinden ve neler yaptığından bayağı bahsettik. Şimdi neden dört gözle beklendiğini anlamışsınızdır.

Oyunumuzun kayıt sistemi de bayağı değişik. Oyun sırasında aldığınız birşey var (charm diye birşey). O parçayı aldığınızda save(kayıt) hakkınız oluyor(5 tane falan). Bazı oyunlarda bol bol QuickSave yapın deriz ama bu oyunda o şansınız yok maalesef. Neden oyuna böyle bir save sistemi koyduklarını da anlamış değilim.

Oyunun grafikleri gerçekten çok iyi(ben grafikleri beğendim) ama grafikleri ayarlayamamanız ise büyük bir eksiklik. Çözünürlülüğü belirleyemiyorsunuz (ben her zaman oyunları 1024x768 oynarım ama bu oyunda 800x600 ile oynamak zorunda kaldım). Oyun otomatik olarak çözünürlüğü ayarlıyor. Sadece oyunun arabiriminde objelerin gölgelerini oyuna koyabiliyorsunuz. Grafiklerden tam verim almak istiyorsanız 16 MB 3D Hızlandırıcılı bir grafik kartı size yeter. Oyunda takılma olmaması içinde en az 64 MB RAM’e ihtiyacınız var (görüntülerdeki takılmalar çok sinir bozucudur bilirsiniz). CPU olarak da PII-300 yeterli (Tavsiye PIII-500).

Oyunun motoru ise tek kelimeyle süper. Özellikle grafiklerin tasarımları, karakterlerin gerçekçiliği ve daha birçok güzellik. Oyundaki arkaplanlarda tek kelimeyle süper (oyunu oynayın bana hak vereceksiniz). Zaten bu oyunun ilk serisindeki oyun motorunun o zamana göre kalitesini düşünürsek, bu zamandaki kalitesi nasıldır anlarsınız (vay be bende de ne cümleler varmış).

Oyun sesleri ise bayağı güzel. Oyun sırasında hoparlörünüzün sesini açarsanız, sırf oyunun seslerinden etkilenerek korkarsınız (ben korktum da:)). Çünkü etrafınızdaki ruhların çığlıkları, yaratıkların sesleri bayağı ürkütücü ve birden üzerinize yaratık saldırırsa klavyeyi elinizden bile atabilirsiniz. Seslerin bayağı dolgun çıktığını da söyleyeyim.

Alone In The Dark bir çok platformda oyuncuların beğenisine sunuldu (Playstation 1 -2, Dreamcast, PC). Oyunun konsol versiyonu da hazır. Bence Alone 4 en iyi konsolda oynanır (İlk defa konsolu tutuyorum, bu oyun için tabi ki).

Sonuç olarak Alone In The Dark güzel bir oyun ama beklentilerinizi ne kadar karşılar onu bilemem. Özellikle bazı arkadaşların düşünmeden yaptıkları yorumlara bakılırsa bu oyunu pek beğenmedikleri ortada. Alone 4’ü nasıl beğenmezler o da ayrı bir soru. Neyse ben yukarıda gerekli açıklamayı yaptım, onu okurlarsa bu oyunun ne kadar süper bir oyun olduğuna onlar da karar verirler. Alone 4’ü mutlaka oynayın ve korkmaya hazır olun...