OYUNCULARIN NOKTASI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

OYUNCULARIN NOKTASI

Bütün Oyuncular Burada Toplanıyor
 
AnasayfaPortalliGaleriAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 baldur's gate

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
erkin
moderatör
moderatör
erkin


Mesaj Sayısı : 117
Yaş : 29
Localisation : konya
Kayıt tarihi : 07/06/07

baldur's gate Empty
MesajKonu: baldur's gate   baldur's gate Icon_minitimeC.tesi Haz. 09, 2007 4:25 am

Baba oyun Planescape’in yaratıcıları Interplay ve Black Isle’ın ilk çıkardığı C-RPG oyunu Baldur’s Gate’in derinliklerine ineceğim bu yazımda. Forgotten Realms’a uçmaya hazır mısınız? İyi o zaman, kemerlerinizi bağlayın.

TSR firması, Ravenloft, Dragonlance gibi FRP dünyalarını çıkardığında düşündü ki dünya kalıpları içinde senaryo yazımı ve uyarlaması zorlaşıyor. Bu yüzden yazılan bütün senaryoların kolaylıkla uyum sağlayabileceği kadar geniş, Powerplay’e dayalı, bol tanrılı bir dünya yarattılar. Ve buna da Forgotten Realms dediler.

İşte Forgotten Realms böyle çıktı. Ve büyük bir hızla yükseldi ve tutuldu. Çünkü üzerine istediğiniz senaryoyu hiç zorlanmadan uyarlayabiliyordunuz. Yeni başlayan FRP'ciler için vazgeçilmez bir dünya olmuştu. El-Minster ve Drizzt, Michael Jackson'dan bile ünlü olmuşlardı.

Ve birden karşımıza Baldur’s Gate çıktı. Forgotten Realms’in bilgisayar dünyasındaki ilk tohumu. Şimdi ise yine Forgotten Realms dünyasında geçen ICEWIND DALE oyunu bekleniyor. Bu konuya başka bir yazımda değineceğim zaten. Baldur’s Gate çıktı. Ortalığı da altüst etti.İnsanlar tarafından da çok tutuldu. Peki nedir bunun sebebi? Bunları teker teker açıklamaya çalışacağım size.

Baldur’s Gate ile Computer Role Playing Game camiasında bir ilk yaratıldı. Çünkü oyun, elden gelindikçe AD&D kurallarına bağlı idi. Ve hiçbir C-RPG oyunu bu kadar detaylı ve geniş olmamıştı. Karakter yaratımından ırk ve sınıf seçimine kadar, oyun inanılmaz genişti.

Ve Interplay ve Blackisle, C-RPG oyunlarında bir çığır açtılar. Ve şimdi ise Baldur’s Gate’in ikinci bölümü için kolları sıvamış bulunuyorlar.

Oyuna başladığınızda oyuna ısınmak için birkaç Guest yaptırılıyor size. Sonra babanızla yola çıkıyorsunuz. Yolda kötülerin saldırısına uğruyorsunuz ve babanız öldürülüyor. Ve babanızın katilinin peşine düşüyorsunuz. Bu arada tabii birçok şey öğreniyorsunuz ve karakteriniz gelişiyor. En sonda ise babanızın katili ile, acı gerçekle, yüzleşiyorsunuz. Katil, sizin öz kardeşiniz.

Oyunun konusu genel olarak böyle. Karakterleri ismen tanıtmak istemedim, çünkü tanıtsam da bir şey çağrıştırmayacak sizin için. Bu yüzden iyi, kötü sıfatı kullanmak daha cazip geldi.
Oyunun grafiklerine baktığımızda Bioware Corp. imzasını görüyoruz. Oyun bu motorla yaratılmış. Grafikler çok güzel. Zaten büyü yaptığınız zaman gözünüz bayram ediyor. Muhteşem bir göz ziyafeti çekiyorsunuz. Savaşlara gelince, fazla kanlı değiller. Ama insana zevk verecek kadar da güzeller. Karakterin hareketlerinde ayrıntıya girilmemiş, bu da Baldur’s Gate için bir eksi. Zaten Planescape’e baktığımız zaman, bu hatanın da giderilmiş olduğunu görüyoruz.

Oyunun en çok eleştirdiğim kısmı, TASVİR YOK! İnsana hiçbir heyecan aşılanmıyor. FRP'nin en önemli unsuru tasvirdir ki Baldur’s Gate’de bu yok. Bence bu da Baldur’s Gate’i C-RPG'likten biraz soyutluyor.

Oyunun müzikleri gerçekten çok güzel, az da olsa tasvir yokluğunun götürdüğü heyecanı geri getiriyor.

Genel olarak ele aldığımızda Baldur’s Gate muhteşem bir oyun. İnsanı yerinde hoplatmasa da, çok büyük zevk veren bir oyun. Arşivlerde kesin bulunması gereken bir oyun. Bulduğunuz yerde hemen edinin. Uzun süre geçtikten sonra bile klasikler arasında iyi bir yer edineceğine inanıyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
erkin
moderatör
moderatör
erkin


Mesaj Sayısı : 117
Yaş : 29
Localisation : konya
Kayıt tarihi : 07/06/07

baldur's gate Empty
MesajKonu: baldur's gate II: shadows of amn   baldur's gate Icon_minitimeC.tesi Haz. 09, 2007 4:27 am

Black Isle taktir ettiğim bir firmadır. Yaptığı sayısız ve mükemmel Role Playing (RPG) oyunları ile birçok kişinin de sevgisini kazanmıştır. Bilgisayar oyunlarının tarihine baktığınızda neredeyse her güzel RPG oyununun arkasında Black Isle’ı görürsünüz. Fallout oyunu ile mükemmel bir çıkış yapan firma, daha sonra Baldur’s Gate ile kendilerini kanıtladılar. Birçok öğrencinin (ben de dahil), o sene notlarının düşük olmasının en büyük sebebi kuşkusuz Baldur’s Gate’di. Yani oyun o derecede bağımlılık yaratıyordu. Daha sonra; Fallout 2, Planescape: Torment, Icewind Dale derken firma bugünlere geldi. Ve işte karşımızda yine Black Isle’dan çıkmış yine mükemmel bir oyun olan Baldur’s Gate II: Shadows of Amn duruyor.

Baldur’s Gate’de neler oldu

Baldur’s Gate II’nin hikayesi birinci oyunun devamı niteliğinde. İlk oyunu oynayanlar bilir ki biz kötülük tanrısı Bhaal’ın çocuklarından biriyiz. Bhaal, Times of Trouble’ın geleceğini ve bunun tehlikesini fark ederek birçok kadınla beraber olup kendi çocuklarına, yani bir nevi kendi takipçilerine sahip oldu. Çünkü Times of Trouble sonunda tanrılar, kendilerine bağlı olan insanların gücü kadar güç sahibi olacaklardı. Ancak işler Bhaal’ın tahmin ettiği gibi gerçekleşmedi...

Oyunun sonunda biz, kötülük tanrısı olmaya çalışan Sareavak ile dövüşüp onu yeniyorduk ve oyun burada bitiyordu.

Baldur’s Gate II’den ise, tam işlerin yoluna girdiğini düşünen biz, saldırıya uğruyor ve bir hücreye hapsediliyorduk. Irencisus üzerimizde deneyler yaparken, içinde bulunduğumuz kule istila ediliyor ve Baldur’s Gate 1’den de tanıyacağımız dostumuz Imoen bizi kurtarıyordu.

Yenilikler

Baldur’s Gate II’de yeni bir ırk bir sürü yeni Class ve Kit’ler bulunuyor. Yeni ırkımız Hal-Orc. Eğer fighter yada barbarian olmayı düşünüyorsanız ve zekanın değil bilek gücünün önemli olduğun düşünüyorsanız tam size göre bir ırk. Özellikle oyunun başlarını çok rahat geçeceğinizi garanti ediyorum. Ancak ileriki level’larda mage’in üstünlüğünü de kabul etmek lazım.

Oyunda seçebileceğiniz 3 tane yeni class bulunuyor. Bunlardan ilki Sorcerer. Her ne kadar Mage’ler gibi büyüleri ezberleyip akıllarında tutmalarına gerek olmasa da, Mage’lerden daha yavaş büyü öğreniyorlar. Scroll’lardan büyü ezberleyemiyorlar ancak büyüleri level atladıkça direkman kazanıyorlar. Kişisel fikrim Mage’den yana...

Monk da yeni gelen Class’lardan biri. Monk’lar zırh giyemiyorlar ve sadece tek elli silahlar kullanabiliyorlar (hem de bütün tek elli silahları değil, sadece thief silahlarını). Ancak zaten Monk’un kılıca gerek duyacağını zannetmiyorum çünkü kılıç gibi yumrukları var. Monk’larda ayrıca Paladin’de de bulunan Lay on Hand özelliği bulunuyor. Bence en güçlü Class’lardan birisi.

Üçüncü Class’ımız ise Barbarian. İşte tam Half-Orc ile gidecek bir class. Rage sayesinde aldığı +4 Strenght ve +4 Condition bonusları çok işinize yarayacaktır. Zaten Condution 19, bir de +4 eklenince ölümsüz gibi bir şey oluyorsunuz. Full Plate yada Plate Mail Armor giyemiyor, fakat zaten Condution almış başını gittiği için bunun pek önemli olduğunu sanmıyorum.
Yeni Kitlerin sayısı ise oldukça fazla ve bu oyuna çok büyük zevk getirmiş. Hemen Paladin ile başlayalım...

Paladin, Cavalier: Bu karakter klasik Paladin karakterinin en güzel örneği. Her türlü Paladin özelliğini kullanabiliyor ve de dragon’lara karşı artı özellikleri var. Tek eksiği menzilli silah kullanamaması, ama paladin’e ok kullandıracağınızı sanmıyorum zaten. Paladin seçmek isteyenler için en iyi seçim.

Paladin, Undead Slayer: Adından da anlaşılabileceği gibi Undead’ler ile savaşırken bonus alıyor. Oyunda Undead fazlaca var bu yüzden işinize yarayabilir. Lay on hands yapamıyor, bu da eksi bir özellik.

Paladin, Inquisitor: Hold ile Charm büyüleri işlemiyor; ancak hemen ne güzel demeyin çünkü ne yazıkki Lay on hands ve Turn undead yapamıyor.

Oyunda 3 tane de Fighter kiti var. Bunlar;

Fighter, Berserker: Rage özelliği bir hayli işinize yarayabilir, menzilli silahlarda specialise olamıyorsunuz. Ancak zaten okçuluk yapmayı düşünüyorsanız gidin Ranger-Archer seçin. Fighter’ın en iyi kiti...

Fighter, Wizard Slayer: Magic resistance’ı bir hayli yüksek. Ancak sıkı durun, ne yazıkki magical item kullanamıyor (kılıcı ve zırhı dışında). Yani bu da demek oluyorki oyundaki en iyi silahları ve zırhları kullanamayacak. Ayrıca magical ring’leri de kullanamayacak. Oyunun en başarısız kiti. Tek kelimeyle seçmeyin.

Fighter, Kensai: Kensai’ler belirli bir silahta uzmanlaşırlar. Ve level atladıkça bu silah ile daha fazla damage vermeye başlarlar. Ama zırh giyemiyor. Bence kötü bir kit.

Oyunda daha birçok yeni kit var. Ancak bunları da açıklarsam kelime limitini aşacağım. Bu yüzden oyunun diğer özelliklerine geçelim.

Baldur’s Gate II’de ilerleyen level’lar da büyücülerin açık bir güç üstünlüğü var. Oyunun başında her ne kadar bir savaşçı ile zorlanmadan ilerleseniz de sonlarda bir büyücünün yardımına muhtaç kalıyorsunuz.

Baldur’s Gate II’de oyuna 89.000 experience ile başlıyoruz. Bu da level 7 ya da 8 demek oluyor. Eğer ilk oyunu bitirdiyseniz ve karakterinizin save dosyasını silmediyseniz (artık karar verdim ve bu oyundan sonra silmedim save dosyasını, keşke ilk oyundan sonra da silmeseydim) oyuna bu karakteriniz ile devam edebiliyorsunuz. (Bu da size experience açısından yarar sağlıyo tabiki, yapımcılar burada ilk oyunun alınmasını da teşvik ediyorlar).

Oyunda olaylar sanki bir hikaye gibi gelişiyor. Aşk, ihanet, entrika (tamam abarttım) hepsi bu oyunda mevcut. Bazen öyle muhabbetler kuruluyor ki abartısız 15 dakika boyunca sadece konuşuyorsunuz. Bu oyunun atmosferini inanılmaz seviyelere çıkarıyor ve kendinizi gerçekten o ortamda hissediyorsunuz.

Dikkat etmeniz gereken bir konu da seçeceğiniz NPC’lerin alignment’larının size ve diğer grup üyelerine yakın olması. Yoksa grup içi tartışmalar kaçınılmaz oluyor. Benim tavsiyem (her ne kadar role-play’i daha zor olsa da) evil bir grup kurmanız. Çünkü evil NPC’ler mükemmel. Korgan 18/77 str, 19 con ile durdurulmaz bi savaşçı (Berserker), Edwin ise 18 int’in yanında 16 con ile çok dayanıklı bir büyücü (Conjurer).

Son sözler olarak diyebilirim ki Baldur’s Gate II: Shadows of Amn, şu ana kadar yapılmış en eğlenceli ve gerçekçi role-playing oyunu. Almazsanız çok şey kaçıracağınız fantastik bir macera.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
erkin
moderatör
moderatör
erkin


Mesaj Sayısı : 117
Yaş : 29
Localisation : konya
Kayıt tarihi : 07/06/07

baldur's gate Empty
MesajKonu: baldur's gate II: throne of bhaal   baldur's gate Icon_minitimeC.tesi Haz. 09, 2007 4:29 am

Black Isle, Baldur’s Gate 2’ye expansion pack çıkaracağını duyurduğunda, ilgilenmemiş önemsememiştim. Çünkü Baldur’s Gate 2 zaten türünün bence ve yüzbinlerce insana göre en iyisiydi, bazıları da en iyi oyun olduğunu düşünüyordu (benim gibi). Ancak, oyunu alınca anladım ki, oyunlara önyargılı yaklaşmamak gerek...

Bhaalspawn

Throne of Bhaal’ın öyküsü şöyle: Grubunuz Irenicus’u yendikten sonra, Bhaalspawn’lar, yani Bhaal’ın diğer çocukları dünyayı ele geçirip kötülüğe boğmak istiyor. Tabi ki durdurmak da size düşüyor, kahraman olmak kolay mı?! Ellesime sizi garip bir yere götürüyor, buradaki heykel kafaları ile konuştuğunuzda size kehanetlerden bahsedip başka bir yere ışınlıyorlar. Sonrası mı? Oynayın ve görün!

Hatırlarsanız, Baldur’s Gate 1’deki experience (tecrübe puanı) 7.level ile limitleniyordu. Baldur’s Gate 2’de ise bu sınır 2.950.000 experience olarak belirlenmişti. Şimdi Throne of Bhaal’da bu sınır tam 8.000.000 experience!!! Yani artık 40.level civarı bir karakteriniz olabiliyor.Ama bu sınıra (hilesiz) ulaşabileceğini düşünen varsa, şimdiden kolay gelsin.

Yukarıda bahsettiğim gibi, karakteriniz 40.level’a ulaşabiliyor. Hal böyle olunca oyun da zorlaşıyor tabii ki. Baştan söyleyeyim, Throne of Bhaal çok zor bir oyun. Evet, yanlış okumadınız çok zor. Tabii ben Core Rules seviyesi için konuşuyorum, ama oyunu sakın en kolay seviyede oynayıp da yazık etmeyin. Bir kere, savaşlar artık çok kalabalık. Bir örnek vereyim, oyunun hemen ilk başında Saradush isimli bir kente gidip, Barracks’taki anahtarı almalısınız ki kanalizasyondan kaleye ulaşabilesiniz. Girdiğinizde sizi pek hoş karşılamıyorlar, dolayısıyla onlarla savaşmak durumunda kalıyorsunuz. Ve savaş başlıyor. Altılı grup halinde kapıdan destek güçleri geliyor yaklaşık her 10 saniyede bir, içeridekiler pek güçlü değil ama etrafınız sarılıyor. Tam büyücünüz bir büyü ile çoğunu öldürecekken, arkadaki adam büyücünüze vuruyor ve konsantrasyonu bozuluyor. Aynı şey cleric’leriniz için de geçerli. Bu yüzden iksirleriniz haricinde adamlarınız iyileşemiyor. Yaklaşık beş tane destek gücü temizlediğinizde savaşın bitmesi ile rahat bir nefes alıyorsunuz. Ve odada bir sürü ceset ve satacak şey bulunuyor. Throne of Bhaal’ın en iyi yanı da bu işte, bir sürü altın ve büyülü eşya!

Eviniz cehennemde bulunuyor ve istediğiniz zaman buraya dönebiliyorsunuz. Ayrıca evinizde Cespanar adlı bir de imp var, bu imp sizin kişisel hizmetçiniz. Özellikle konuşması çok sevimli. Ama en büyük ve önemli özelliği ise, eğer elinizde gerekli parçalar varsa, elinizdeki eşyaları upgrade edebilmesi. Mesela +5’lik kılıç Holy Avanger, zaten çok güçlü bir kılıç, bir de upgrade edince varın siz düşünün. Ama karşınızdaki bazı düşmanlara bu bile yetmiyor. Hemen sevinmeyin...

Throne of Bhaal’ın getirdiği iki özellik var. Bunlardan ilki Wild Mage kiti. Wild Mage’ler büyü yaparken saf madde kullanıyorlar. O yüzden büyü yaparken %5 ihtimalle "Wild Surge" meydana gelebiliyor. Karışık değil mi? Ben en iyisi örnekler vereyim, mesela siz mirror image yaparken wild surge meydana gelirse bir fireball kafanızda patlayabilir! Veya grup üyelerinizden biri disintegrate büyüsü sayesinde toza dönüşebilir! Çok zevkli ve mutlaka oynanması gereken bir kit wild mage.
İkincisi, Watcher’s Keep isimli dungeon. Bu zindanın en alt katında hapsedilmiş bir Demogorgon var. Demogorgon ne mi? Yaklaşık 290hp, -8 AC ve çok düşük thac0’ya sahip olan bir yaratıkcık(!) Demogorgon. Ayrıca her katta binbir çeşit yaratık da dolanıyor. Burada Cespanar tarafından upgrade edilebilen silah ve parçaları da var. Ama çok zor. Hiç savaşmadığınız kadar yaratıkla savaşacaksınız burada, özellikle demon’larla. Süper bir şey bu zindan, oyunu oynarsanız mutlaka bir girin. Canlı çıkabilecek bir grubunuz varsa tabi...

Throne of Bhaal, 10 ile 50 saat arasında bitebiliyor. Güçlü bir grubunuz ve tecrübeniz varsa ve Watcher’s Keep’e girmezseniz eğer. Tabii ki bu süre uzayıp kısalabilir, kesin bir şey yok ama ortalama süre bu. Kolay gelsin diyorum, başka da bir şey demiyorum...

Grafik, Ses&Müzik, Oynanabilirlik ve Atmosfer

Grafikler, bu tür bir oyun için mükemmel. Oyun motoru da çok uygun ama tek bir hata var bence: Mesela bir kapıyı açtınız ve düşman çıktı. Kapının hizasında durdu. Onu geriye çekmeden saldıramıyorsunuz (adamlarınız otomatik olarak saldırmazsa). Çünkü düşmanın altındaki yuvarlak kapının hizasında ve üstüne gelip tıkladığınızda kapı kapanıyor (önünde engel yoksa). Çok da büyük bir hata sayılmaz ama olsun, hata hatadır. Büyü animasyonlarına da söyleyecek söz bulamıyorum, mükemmel mi desem, süper mi desem, harika mı desem, en iyisi oynayıp görmek. Mesela Horrid Wilting adlı büyüyü yaptığınızda bir kurukafa gelip krem rengi bir gaz kusuyor. Biliyorum, "anlatılmaz yaşanır" olayı var burada ama...

Ses ve müzik de grafiklerden aşağı kalmıyor, hatta daha iyi. Adamınızın savaş çığlıkları, 20 yüzlü zarda 20 veya 1 attıklarındaki tepkileri, Inon Zur ve Howard Drossin imzalı müzikler, herşey harika. Özellikle Credits ekranındaki müziğe biteceksiniz. Sizi bilmem ama ben bittim şahsen...

Oynanılabilirlik kusursuz; bir iki istisna hariç. Oyunu solitaire oynayan neredeyse herkes oynayabilir. Ama hala oynayamıyorsanız tutorial bölümü sizin için biçilmiş kaftan. Ayrıca karakterlerin aptalca takılıp ilgisiz alakasız yerlere gitmeleri ise büyük ölçüde kalkmış.

Atmosfer ise tüm özelliklerin ilerisinde. Müzikler, sesler, oyun içi diyaloglar, her şey atmosferi tamamlıyor. Bu sefer Bhaal’ın çocuğu olduğumuzu gerçekten hissediyoruz.

Bir Paladin’in Son Sözleri

Son olarak sadece şunu söyleyebilirim: Bu oyunu almazsanız kendinizi önümüzdeki 5000 yılın en pişman olmuş insanlarından biri gibi hissedeceksiniz. Bu arada aklımdayken yazayım, önümüzdeki haftalarda bu oyunun çözümünü yazabilirim. Belki yarın, belki yarından da yakın...
Not: Atmosfer’i abartmadım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Darkangel
moderatör
moderatör
Darkangel


Mesaj Sayısı : 47
Localisation : Edirne
Kayıt tarihi : 07/06/07

baldur's gate Empty
MesajKonu: Geri: baldur's gate   baldur's gate Icon_minitimePerş. Haz. 14, 2007 8:09 am

Paylaşım için sağol...
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
baldur's gate
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
OYUNCULARIN NOKTASI :: Oyunlar ve İnceleme :: İncelemeler-
Buraya geçin: